Bir zamanlar şirketlerin en büyük güvenlik önlemi, kapıdaki güvenlik görevlisiydi. Bugünse o görev, ekranın diğer ucundaki biri tarafından yürütülüyor. İsmini belki yeni duymuş olabilirsiniz ama IAM Engineer, modern şirketlerin görünmeyen ama hayati kahramanlarından biri.
🔍 Her Şey Bir Soru ile Başladı: “Bu kişi kim ve neye erişebilir?”
Dijitalleşme arttıkça, sistemlere erişen kişi sayısı da arttı: çalışanlar, dış tedarikçiler, chatbotlar, IoT cihazları… Her biri bir kimlik. Ve her biri potansiyel bir risk. Geleneksel BT ekipleri bu yükü taşıyamaz hale gelince, kimlik ve erişim yönetimi (IAM) ayrı bir uzmanlık alanı olarak doğdu.
🧠 IAM Engineer: Sadece bir unvan değil, bir güvenlik stratejisi
IAM Engineer; şirketin dijital kimliklerini yöneten, rolleri tanımlayan, en az ayrıcalık prensibiyle erişimi sınırlandıran kişidir. Saldırganlar bir kapıyı kırmaya çalışmaz artık; bir şifreyi ele geçirip içeri süzülmeyi tercih eder. İşte IAM mühendisi, o kapının anahtarlarını yöneten kişidir.
🚀 Peki Neler Yaparlar?
Görselde de görüldüğü gibi, bir IAM Engineer’ın görevleri sadece teknik değildir — stratejiktir:
- Güvenlik kontrolleri: En az ayrıcalık, uyumluluk
- Otomasyon: Kullanıcı oluşturma, rol yönetimi
- Entegrasyon: Active Directory, bulut sistemleri
- Uzmanlık: SSO, MFA, Privileged Access
- Tasarım ve uygulama: Kurum genelinde IAM çözümleri
- Destek ve denetim: Servis talepleri ve iç denetimler
📈 Neden Şu An Bu Kadar Kritik?
- Sıfır Güven (Zero Trust) politikalarının yükselişi
- Hibrit çalışma düzeni
- KVKK, GDPR gibi regülasyonlar
- Her sistemin bir “kimlik” üzerinden yönetilmesi
IAM uzmanları artık sadece IT ekibinin değil, tüm kurumun güvenlik stratejisinin merkezinde yer alıyor.
🔒 Sonuç: Güvenliğin Yeni Merkezinde Kimlik Var
Günümüzde kurumlar sadece verilerini değil, erişimi yöneten sistemlerini de korumak zorunda. Artık güvenlik duvarları değil, doğru tanımlanmış dijital kimlikler kurumların en güçlü savunması. IAM Engineer’lar bu dönüşümün sessiz mimarları. Onlar sayesinde kurumlar, hızla değişen dijital dünyada hem çevik kalabiliyor hem de güvenliğini riske atmıyor. Çünkü kimlik kontrolü artık bir seçenek değil, dijital çağın vazgeçilmez bir güvenlik stratejisi.